Günlerdir bir tartışmanın içerisindeyiz.
Belediye işçi kadrosuna elaman alımı gerçekleştirmiş.
İşçi alımıyla ilgili şeffaf alım yapılıp yapılmadığını bilmiyorum.
Kamuoyu görüşüne göre alınacaklar önceden belliymiş.
Vebal belediye yetkililerinin ben bilemem o durumu.
Süreçten memnun olmayanlar yargıya başvurabilir.
Sosyal medyadan bol keseden atmakla olmuyor bu işler.
Ayrıca sosyal medya hesaplaşma sahası değil.
Esasında ben işin başka boyutundayım.
Neymiş efendim
Belediyeye ihtiyaç sahipleri alınacakmış !
Nasıl yani.
Belediye vakıf mı, işçi bulma kurumu mu ?
‘Ne iş olsa yaparım ‘ diyenleri çok gördük.
İşe girdi mi zapteyle artık zapteyleyebilirsen.
Araya adam sokmalar, yalvarlar yakarlar.
Sevgili dostlarım.
Liyekata dayalı insan alınmadığı için bu hallerde ülkemiz.
Alınan çalışanlar liyakatlı mı? Bilmiyorum.
Ama belediyeler halka hizmet yeridir.
Vatandaşa iş bulma yeri değil.
İşe girenler inşallah işlerinin ehlidirler.
Bazılarınız bu yazıyı okuyunca saydıracaksınız biliyorum.
Biz de kötü söz sahibinindir der geçeriz.
Benim ne yakınım, oğlum uşağım belediyede çalışan değil.
Gömleğin bir düğmesi yanlış iliklenir ise tüm düğmeler yanlış olur.
Takip ettiğim kadarıyla işçi alım işi başından yanlış yapılmış.
Sayın belediye başkanı bir açıklama yapsaydı.
Bu kadar patırtı kütürdü olmazdı diye düşünüyorum.
Sayın başkanın tercihi saygı duyarız.
Ama bildiğim bir şey var ki sayın başkanın ufak tefek yara aldığıdır.
Bu durum muhalif kesim tarafından hep gündemde tutulacak.
Ya da ‘zamanı geldiğinde’ kullanılmak üzere muhafaza edilecek.
Yıllar çok çabuk geçiyor ama arşivler hep canlı duruyor.
İşte o tozlu raflar çok şeylere gebe.
