Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği 15. Kongresi Gerçekleşti

Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği 15. Kongresi gerçekleşti-Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği ve Kongre Başkanı Prof. Dr. Ahmet Rüçhan Akar: ˮDoktorların hepsinin kalbi kırıkˮ şeklindeki söylemleri var, doktorlar şiddete maruz kalıyorlar.ˮˮKalp damar cerrahisi özelinde çok yoğun iş hacmi var, yoğun nöbetler, bunları düzeltmek için emeğinin karşılığının verilmesi gerekir.ˮ-Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. A. Kürşat Bozkurt: ˮTürkiyeʹnin en sağlıksız damar yapısına sahip ülkelerinden biriyizˮ-ˮ 70 yaşın üzerindeki 3 erkekten birinde damar sertliği var, bunun nedenleri kötü beslenme, çok sigara kullanımı ve genetik eğilimdir.ˮ-Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Ali Özatik: ˮEge ve Akdenizʹde organ bağışı daha fazla oluyor ama Karadeniz, doğu bölgelerinde düşükˮˮEsas problem bağışın yanında bu noktaya gelmiş hastaların yani beyin ölümü gerçekleşen 4 hastadan bir tanesinin organını kullanıyoruz.ˮANTALYA - Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. A. Kürşat Bozkurt, Türkiyeʹnin en sağlıksız damar yapısına sahip ülkelerinden biri olduğunu işaret ederek, ˮ 70 yaşın üzerindeki 3 erkekten birinde damar sertliği var. Bunun nedenleri kötü beslenme, çok sigara kullanımı ve genetik eğilimdir.ˮdedi. Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneğinin 15. kongresi Antalyaʹnın Belek Turizm Merkeziʹndeki bir otelde devam ediyor. Bu yıl 2600ʹe yakın hekim, hemşire ve perfüzyonist katılımı ile düzenlenen kongre, Ulusal Vasküler ve Endovasküler Cerrahi Derneği, Fleboloji Derneği, Perfüzyonistler Derneği, Türk Kardiyoloji Derneği, Leipzig Klinik, Cleveland Klinik, Ismics, California University San Diego, Cambridge University, European Venous Course, European College of Phlebology, Azerbaycan Urek ve Damar Cerrahisi Cemiyetiʹnin bilimsel katkılarıyla program daha güçlü olarak gerçekleştirildi.Yoğun olarak devam eden bilimsel programda 124 ayrı oturumda 25 kurs seansı, 8 adet uydu sempozyumu yer aldı.Kongrede, kalp ve damar cerrahisindeki önemli ve ilgi çeken konuların yanı sıra, olgular eşliğinde sık karşılaşılan problemlere ve hastalıklara yaklaşım ile birlikte tıptaki yeni gelişmeler gözden geçirildi. Son gelişmelere ilişkin konferanslar, dünyadaki kalp ve damar cerrahisindeki yenilikler gelişmeler, programın ana başlıklarını oluşturdu. Kongrede konularında söz sahibi Türkiye ve yurtdışından 245 konuşmacı, 264 moderatör, 128 panelist görev aldı.ˮYerli üretim için protokolˮKongre kapsamında düzenlenen basın toplantısında konuşan Türk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği ve Kongre Başkanı Prof. Dr. Ahmet Rüçhan Akar, mesleğin tek derneği olduğunu belirterek, uluslararası katılımlı bir kongre 12 ülkeden 26 konuklarının olduğunu söyledi. Kalp damar hastalıklarında yenilik ve milli üretime katkı sağlama noktasında tartışmalar yaptıklarını dile getiren Prof.Dr. Akar, ˮ ʹDoktorların kalbi kırıkʹ diye bir haberler çıktı. Mesleğimizle ilgili sorunlar kısmen çözüldü. Türkiyeʹde kalp naklinin 50. yılı. Oradan beri dünya ile yarışımız devam ediyor.ˮdedi. Prof.Dr. Akar, 2019 yılında Türkiyeʹde kalp nakliyle ilgili uluslararası bir kalp sempozyumu yapılacağını da müjdeledi.Prof.Dr. Akar, Milli üretime destek vermek için, dernek üyelerinin medikal malzemelerin yerli olarak üretilmesi için ciddi bir desteğin olduğunu ve bu amaçla ASELSAN ile bir protokol imzalayacaklarını vurguladı.Her hastaya minimal invaziv denilemeyeceğini belirten Prof.Dr. Ahmet Rüçhan Akar, ˮ Çok küçük 4 santimlik bir kesiyle yapılan minimal invaziv kalp cerrahisi diyoruz. Daha önce ameliyat geçiren hastalar, obez, anatomik ulaşılabilirlik önemli. Hastalığın hayatını riske edecek bir durum varsa açık ameliyata dönüyoruz. Mininal invazivden açık ameliyata dönebiliyoruz. En çok fayda görecek hastalar, diyabetikliler, yaşlılardır.ˮdiye konuştu.ˮKalp kapağı onarımıˮKongrenin ana temalarından kapak onarımı hakkında bilgiler aktaran Prof.Dr. Akar, ˮ Kapak onarımında çok ilerledik. Değiştirme yerine, onararak daha uzun sürede en az değiştirme kadar uzun süreli ve bir takım ilaçları almayı engelleyecek. Hamile kalacak genç bayanlarda kapak onarımları çok önemlidir. Mitral kapak özel bir dikiş malzemesiyle orjinali gibi oluyor. ya domuz yada sığırın kalp zarından yapılan kalp kapağı oluyor. Metal kapak ömür boyu ilaç almak zorunda kalıyor. Günümüzde onarılması mümkünse onarıyoruz. Kapak hastalıkları çok yaygın toplumda çok yaygın.ˮifadelerine yer verdi.ˮDoktorların kalbi kırıkˮˮDoktorların hepsinin kalbi kırıkˮ şeklindeki söylemlere açıklık getiren Prof.Dr. Akar, ˮ Doktorlar şiddete maruz kalıyorlar. Kalp damar cerrahisi özelinde çok yoğun iş hacmi var. Yoğun nöbetler, yetiştirilen insanların aile ilişkileri bozuluyor. Bu mesleğe kendini adamayı öğretiyoruz. Bireysel ilişkileri olmayan genç arkadaşlarımız var. Bunları düzeltmek için emeğinin karşılığının verilmesi gerekir. Derdimizi anlattık bir yoldayız ama hedeflediğimiz yerde değiliz. Türkiyeʹde riskli hastaya bakmama gibi bir hakkımız olmadığını düşüyorum.ˮifadelerine yer verdi.ˮBağışta bölgesel farklılıklarˮTürk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Ali Özatik, hastalıklar noktasında toplumun bilgilendirilmesinin önemli olduğunun altını çizdi.Organ nakli konusunda alt yapı, hekim kalitesi olarak eksikliklerinin olmadığını kaydeden Prof.Dr. Özatik, ˮEn önemli eksiğimiz organ bağışımız oransal olarak düşük. Bölgesel olarak farklılıklar var. Ege ve Akdenizʹde organ bağışı daha fazla oluyor. Ama Karadeniz, doğu bölgelerinde düşük. Esas problem bağışın yanında bu noktaya gelmiş hastalar beyin ölümü gerçekleşen 4 hastadan bir tanesinin organını kullanıyoruz. Yüzde 25 oran. Bu hizmeti alması gereken 80-90 hastaya organ nakli gerçekleştirebiliyoruz. Dünyada daha çok kadavradan organ nakli yapılırken, karaciğer ve böbrek ülkemizde canlı nakillerimiz var. Biz kalp olarak bir kadavraya bağlıyız. Olumsuz en küçük haber organ naklinin 1-2 ay durmasına yol açıyor. Nakil sonrasında başarı oranımız yüzde 90 seviyelerinde.ˮdiye konuştu.ˮKongreler geri geliyorˮTürk Kalp ve Damar Cerrahisi Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. A. Kürşat Bozkurt, bu yıl için en büyük kazanımlarından olan kongre turizminden bahsetti.Türkiyeʹnin 10 yıl önce kongre turizminde dünyada 4 numara olduğunu hatırlatarak,ˮ Ülkemizde bazı gelişmeler oldu İstanbul, biranda hiç yok artık. İlk 40 da bile değil. Dernek olarak bu konuda yoğun çalıştık. Yurt dışındaki arkadaşlarımıza Türkiyeʹde güvenlik problemi kalmadığını anlattık. İstanbulʹun bir çok Avrupa ülkesinden daha güvenli olduğunu anlattık. Anlatım eksikliği vardı, bunu arkadaşlarımıza anlattık. Avustralyaʹda yapılan Dünya Damar Kongresi 2021 yılında bu kongre İstanbulʹda yapılacak. Son 3 yılda uluslararası bir bilimsel kongrenin Türkiyeʹye getirilmesi sağlandı. Asya Damar Kongresi de 2023 yılında Türkiyeʹde yapılacak. İstanbul yeniden büyük kongrelerin yapıldığı bir yer olabilir.ˮdedi.Prof.Dr. Bozkurt, artık hastaların eski büyük kesiler tedavi istemediğinin altını çizerek, ˮO kalpten çıkan balonlaşma yüzde 75 oranında minicik deliklerden yapılıyor. O büyük kesi ve ölümlü ameliyatlara gerek kalmanda minik işlemlerle gerçekleştiriyoruz.ˮdiye konuştu.ˮBöyle bir düşüncemiz olmadıˮMalpraktis konusuna değinen Prof.Dr. Bozkurt, ˮ Kalp damar cerrahisinde, herhangi hasta bizim başımıza dert olur dava açar diye bir düşüncemiz olmadı.Belirli branşlarda olduğunu biliyoruz. Bir doktor arkadaşım bunu söylemedi. İyi ki de yok. Bundan sonrada olmaz. Onun ucu bucağı yok. Riskli hastayı bana dert olur diye ameliyat yapmazsanız, sizin ameliyat etmemenizden dolayı o hasta ölürse kendinize, hastanın yakınlarına vicdanınıza nasıl açıklayacaksınız. Kolay hastayı herkes ameliyat eder.ˮaçıklamasında bulundu.ˮDamar sertliğiˮTürkiyeʹnin en sağlıksız damar yapısına sahip ülkelerinden biri olduğunu işaret eden Prof.Dr. Bozkurt,ˮ 70 yaşın üzerindeki 3 erkekten birinde damar sertliği var. Bu oran Fransaʹda, Almanyaʹda düşük, ABD bizimle yarışıyor. Japonlar çok daha sağlıklı. Türkiye damar sertliği açısından birinci ülke. Bunun nedenleri kötü beslenme, çok sigara kullanımı ve genetik eğilimdir. Çok yüksek bypass ameliyatı yapıyoruz. Ayakta veya oturarak çok fazla sabit durmamak gerekir. Arada kalkıp yürüyüş yapmak çok önemli. Masanın altına tabure koymak ve bol sıvı tüketmek önemlidir.ˮdedi.Prof.Dr. Bozkurt, uçak ve otobüslerde uzun süre yolculuk yapanlardan pencere kanarında bulunan yolcuların hareketsiz kalmaları nedeniyle, pencere kanarında oturanın, koridorda oturan kişiye göre 8 kat daha fazla toplar damar hastalığına yakalanma riski taşıdığına dikkati çekti.